“Futbolda olur, müzikte olmaz!”

29 Mart 2024

Fransa bir süredir bizzat Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un söylediği ifade edilen sözler üzerine başlayan bir ırkçılık tartışmasının içine çekildi. Malum ağustosta Paris’te Olimpiyat oyunları düzenlenecek. Düzenleyen ülkelerin açılış gecesinde kendi kültürlerini yansıtacak gösteriler yapması da bir tür prestij meselesi. 2012’de Londra’da düzenlenen oyunlarda Kraliçe II. Elizabeth, James Bond ile sahaya inmişti. Sahneye çıkan müzisyenleri ve kültür bombardımanını anlatmaya kalksak buraya sığmayız.

Fransızlar da elbette benzerini istiyor. Macron, rivayet o ki, Mali asıllı Fransız şarkıcı Aya Nakamura’nın (asıl adı Aya Danioko) bir Edith Piaf şarkısın söylemesini istemiş açılışta. Bu güzel fikir pek çok yönden de makul ve mantıklı. Aya Nakamura, Türkiye’de çok tanınmıyor olabilir ama global bakımdan Fransızların şu anda en tanınmış şarkıcısı. Spotify’da en çok dinlenen Fransız sanatçı ve global anlamda bir süperstar. Afrika kökenleri, yaptığı amapiano

Yazının Devamı

TYLA popu ele geçiriyor

24 Mart 2024

Genç amapiano yıldızı, ilk albümüyle süperstarlığa güçlü bir adım attı

Tyla Laura Seethal her şarkıcının sahip olmak istediği bir şeye sahip. Büyük bir hit. Hem de ilk albümden önce gelen bir hit. “TYLA”, TYLA’nın ilk uzunçaları. Geçen yıl single’larla dikkat çekmiş, “Water” ile büyük bir patlama yaşayıp yılın en fazla stream edilen şarkılarından birine imza atmıştı. Bu durum elbette albüme dair büyük beklenti yarattı. “Water”ın ardından gelen single “Truth or Dare” de büyük başarı sağlayınca gözler TYLA’ya çevrildi.

2002’de Johannesburg’da doğan ve bu şehirde büyüyen TYLA’nın ailesinin kökleri Moritanya, Hindistan, Zulu ve İrlanda’ya uzanıyor. Lisede sevdiği şarkıları cover’layıp Instagram’a koyan TYLA bir süre sonra kendine bir kitle oluşturuyor ve şirketlerin dikkatini çekiyor. İlk şarkısı “Getting Late”, Kovid yüzünden ölü doğunca yılmıyorlar. Art arda gelen yeni şarkıların ardından 2023’te

Yazının Devamı

Yoko Ono sergisinden izlenimler

22 Mart 2024

Yoko Ono’yu sadece John Lennon’ın eşi olarak tanıyorsanız bu sergi fikrinizi derinden etkileyebilir “Yoko Ono: Music Of The Mind” adlı sergi (Yoko Ono: Zihnin Müziği diye çevirmeye çalışayım) şubat itibarıyla Londra’daki Tate Modern’da ziyarete açıldı. Aşırı kalabalık dolayısıyla içeri girmek pek mümkün değildi. Önceki hafta ikinci denememde basına ayrılan kontenjan sayesinde saatlerce kuyrukta beklemeden gezme fırsatı bulduğum için şanslıyım. 

Yoko Ono’ya Londra’da gösterilen bu yoğun ilgi aslında şaşırtıcı değil çünkü 1950’lerden bu yana hayli faal bir sanatçı Ono ve özellikle Londra’da yaşadığı ‘60’lı yılların ikinci yarısı boyunca bu şehrin sanat camiasına derinlemesine nüfuz etmiş bir isim. 

John Lennon ile tanışmaları da zaten 1966’da Londra’da Indica adlı sanat galerisinde olmuştu. Indica, 1965-67 arasında açık kalmış küçücük bir yerdi. Aynı adlı kitabevinin bodrum katıydı. Burayı destekleyen isimler arasında Paul McCartney de vardı ve buradaki Yoko Ono sergisini

Yazının Devamı

Katıksız indie nostaljisi ve hit formülleri

17 Mart 2024

Nereden nereye dedirten yepyeni nostaljik bir indie albümü ve müzik endüstrisinin en büyük hit şarkı yazarlarının elinden çıkma bir hit kutusu

Real Estate’i bizim kuşak indie dalgasının çok canlı biçimde yaşandığı 2010’ların Beyoğlu sokaklarından hatırlar. Öyle günlerdi ki yolda yürürken New Jersey’den Babylon’a konsere gelmiş bir indie grubunu salaş bir mekânda meze masasında konser öncesi demlenirken görebiliyordunuz. Babylon’un son güzel zamanlarının yaşandığı 2012’den bu yana geçen 12 yılda Real Estate bir dünya markasına dönüşmedi. Onun yerine indie folk çalan bir yakın arkadaşlar grubu olarak çizgisini korudu. Kolejde tanışıp grup kuran elemanlar yıllar içinde büyüdü, hikâyeleri de elbette Amerikan banliyösündeki yaşamın problemlerinden baba olmanın sorumluluklarına geldi. Neyse ki müzik hep aynı nitelikte, aynı güzellik ve berraklıkta kaldı. ABD’nin önemli müzik kültürü merkezi Nashville’de kaydedilen “Daniel”

Yazının Devamı

Fransa’nın Spotify’a yaptığını Türkiye neden yapmasın?

15 Mart 2024

Önceki hafta Fransa’nın gündemindeki konulardan biri parlamentonun Spotify’a getirdiği ek vergiydi. Stream sisteminin gelir dağıtımındaki adaletsizliği biraz olsun düzeltmek ve ülkesindeki sanatçıları korumak amacıyla Fransız parlamentosu stream platformlarına bir ek vergi koyma kararı aldı. Buna göre yeni vergiyle bir kamu kuruluşu olan CNM yani Centre Nationale De La Musique (Ulusal Müzik Merkezi) finanse edilecek. Fransa’daki hak sahiplerini koruyan kuruluşa gidecek vergiyi Spotify, Fransa’nın başında bulunan Antoine Monin “hak edilen her euro’nun üçte ikisi bu kuruluşa gidecek” diyerek büyük bir itirazla karşılamış ve kabul edilemez bulmuştu. Monin, Spotify’ın bu vergiyle Fransa’da sürdürülebilir bir iş olmaktan çıktığını, bu karar yüzünden Fransa pazarından çıkmalarının söz konusu olduğunu söylemişti. 

Öyle olmadı. Spotify elbette dünyanın en büyük beş müzik pazarından biri olan Fransa’dan çıkmayı göze alamazdı. Geçen yıl yüzde 10 büyüyen Fransız

Yazının Devamı

Haftanın albümü: “Köprüler Üzerinde”

10 Mart 2024

Herkesin bağırarak konuştuğu ülkede Cihan Mürtezaoğlu sakin sakin şarkı söylüyor. Bizim yüksek sesli, bol atarlı, yanardağlar gibi fokur fokur kaynayan, magma gibi yaklaşanı yakıp yok eden memleketimiz, Mürtezaoğlu’nun şarkılarını dinleyince sessiz sakin bir odaya dönüşüyor.

Şarkılarını söyleyiş tarzında, kendini ifade tarzında insanı sakinleştiren bir şeyler var Cihan Mürtezaoğlu’nun. Hayatın koşuşturmacası bitiyor, acil durumda kapısı açılarak içine girilecek sessiz bölmeye adım atıyorsunuz. (Kaotik yerlerde güzel bir belediye hizmeti olabilir ‘sessiz oda’, not düşelim.)

Cihan Mürtezaoğlu’nun “Köprülerin Üzerinde” albümü, daha önce single olarak yayınlanan parçaların yanı sıra dört yeni şarkı içeriyor. Bu şarkılar; “Köprülerin Üzerinde”, “Yan Yana”, “Kök Salmadan”, “Bu Bir Rüya”. İsimlerinden bile hemen anlaşılabileceği gibi bir tür filozofun, dünya işlerinden elini eteğini çekmiş bir bilgenin ağzından

Yazının Devamı

Bacasız ekonomi

3 Mart 2024

Fransız Kültür Bakanlığı 2023 yılına ait müzik sektörü verilerini açıkladı şubat ayında. Le Monde iki sayfa yer ayırıp birinci sayfadan verince görmemek imkânsızdı.

Buna göre 2020’de pandemi ile bıçak gibi kesilen bilet satışına dayalı tüm gösteriler fazlasıyla geri dönmüş. Gelirler tavan yapmış. Toparlanma şöyle dursun, rekor rakamlar var.

Biraz bilgi vereyim. Hep İngiltere, Amerika konuşuluyor Fransa’ya dair bu taze veriler dünyadaki kültür ekonomisinin gidişatını anlamak açısından önemli.

Bir defa dikkat çeken, pandemiden sonraki üç yılda komedi gösterileri yani stand up şovlarda inanılmaz artış var. Tüm bilet satışının yüzde yedisini bunlar oluşturmuş. Üçüncü sıraya oturmuş komedyen ekonomisi. Demek ki gülmeye her zamankinden çok ihtiyacmız var. Pop, rock ve reggae konserleri yüzde 12’lik pay ile en büyük ikinci kalem. 2023 yılında Fransa genelinde satılan 53 milyon biletlik pastada ilk sırada tiyatro var. Pay yüzde 23.

Dikkat çeken detaylar şunlar: Rap bilet

Yazının Devamı

Kardelen’in “Habibi” albümüne bakış

25 Şubat 2024

İtitraf: Son 25 yılda seslerini yeni kitlelere duyurma adına yolunu kaybeden çok fazla iyi sanatçı gördüm. Önce küçük bir kitlenin yıldızı oluyorsun. Sevdiğin, seni heyecanlandıran, önce kendi başını döndüren işler yapıyorsun. Hesapsız kitapsız, bildiğin gibi. Elbette bu durum karşı tarafa geçiyor. Bu orijinallik, bu ‘authenticism’ elbette dinleyiciyi çekiyor. Bir anda ilgi üzerine odaklanıyor. Öyle bir an geliyor ki Fatih Altaylı bile seni programına konuk ediyor. 

Ardından bir zaman geçiyor ve herkes yeni şarkılar beklemeye başlıyor. Sevdiğin, takdir ettiğin sanatçılar sana destek olmaya başlıyor. Doğru insanlar etrafında toplanmaya başlıyor. Her şey çok hızlı değişiyor. Kolay bir süreç değil. Ve sonunda albüm çıkıyor. Şimdi ne olacak? Kardelen’in hikâyesinde gelinen nokta bu. Şimdi ne olacak? 

Kardelen’in “Ceketin Bende Kaldı” adlı şarkısını dinlediğim anı hatırlıyorum. Bu Türkçe R&B şarkıda kulağıme ters gelen hiçbir şey yoktu. Ne müzik ne sözler... Ortada özel

Yazının Devamı