Cadde Kim bu 42 numara?

Kim bu 42 numara?

15.04.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

Portakal Müzayede Evi’nin düzenlediği, “Şevket Rado Hat ve Kitap Koleksiyonu” ile “Özel Koleksiyonlardan Tablolar” müzayedesinde, Müteferrika’nın matbaasında basılan 17 kitaplık koleksiyon 380 bin liraya, telefonun ucundaki gizemli 42 numarada kaldı

Kim bu 42 numara

“Benim bir merakım vardır: Frenklerin hobi dedikleri bu merak bende hat sanatı üzerinedir. 15. Yüzyıldan bu yana, aralarında pek büyük sanatkârlar bulunan hat ustalarının yaptıkları nefis kompozisyonları seyretmeye doyamam. Bence hat sanatı bu tarafıyla bir resim sanatıdır.” Bu sözler Şevket Rado’ya ait.
Yaşı tutanlar Şevket Rado’nun adını hiç olmazsa Hayat Mecmuası’nı, Ses Mecmuası’nı çıkaran kişi olarak tanırlar. Şevket Rado ondan önce de yıllarca Akşam Gazetesi’nde yazmıştı. Türkiye’nin sıkı hat koleksiyoncularındandı. Eski yazıyı da iyi bildiğinden eski yazının gözden düştüğü 1960’larda eski yazıyla yazılmış kitaplar, levhalar, hilye-i şerifler, fermanlar, beratlar toplamaya başlamıştı. Bugün Türkiye’de birçok müzenin, koleksiyonun belkemiğini Şevket Rado’nun 1988 yılında vefat edinceye kadar topladığı koleksiyonu oluşturuyor.

Haberin Devamı

Şevket Rado’nun koleksiyonu
Pazar öğleden sonra Portakal Müzayede Evi Conrad Otel’de Şevket Rado’nun kütüphanesinden ve duvarlarından birçok eser daha sattı. Müzayede iki kısımdan oluşuyordu. Hem Şevket Rado’nun hat ve kitap koleksiyonu, hem de özel koleksiyonlardan tablolar...
Şevket Rado’nun ailesi salondaki yerini almıştı. Her gittiğim müzayedede rastladığım Demet Sabancı’nın açılacak olan müzesi için alışveriş yapan Nimet Şahingiray, İpek-İzzet Günay, Hasan Yeşilkaya adına alışveriş yapan Emine Hanım, babası Atatürk’ün özel temsilcisi, kendisi eski TKP üyesi  Rasih Nuri İleri, Tekstilci Numan Ceylan gibilerin dışında sandalyelerde ekonomist Asaf Savaş Akat, ressam Mehmet Güleryüz, tiyatrocu Ali Poyrazoğu gibi isimler de ellerinde bayrak oturuyordu. Konunun hat sanatı olması Uğur Derman, Mehmet Çebi ve Ömer Kılık gibi isimleri de Conrad Otel’e çekmişti.
Rafi Portakal ve kızı Maya saat 14.00’te kürsüde yerlerini aldılar.

Haberin Devamı

Latin harfli ilk nutuk
Rafi Portakal dedesinden kalma bir gelenekle müzayedelerine tuzlukla başlar. Ama bu kez müzayedenin ilk bölümü Şevket Rado’nun Hat ve Kitap koleksiyonu olduğundan ilk satılan eser de Gazi Mustafa Kemal’in TBMM Milletvekillerine dağıtılmış 1927 latin harfli ilk basım Nutuk’uydu. 900 liraya satış açıldı ve 6500 liraya alıcı buldu.
Osmanlı İmparatorluğu’nun çeşitli dönemlerine ait kitaplar, askeri haritalar, seyahatnameler ve saray yaşamı ile ilgili birçok kitap çabucak satıldı.
Bayraklar kalkıp indikçe, Portakal’ın Genel Koordinatörü Fatoş Türkmen’in telefon ahizesinin ucu için elindeki 42 numaralı bayrağı kaldırıp fiyatları beşyüzer, biner artırdıkça salonun ilgisi de 42 numaralı alıcıya yoğunlaştı. Fatoş Türkmen’in kulağından düşürmediği telefonun ucundaki 42 numaraya... Çekiç masaya iner inmez Rafi Portakal’ın sesi “42 numaraya” diye çınlamaya devam etti. 
Salonda “42 numara Ömer Koç’muş” fısıltıları dalga dalga yayılmaya başladı. Katalogdaki sayfalar çevriliyor, satış ilerliyor, fiyat artıyor, alıcı yine 42, yine 42...
Sultan III Selim’in saray ressamı Melling’in “Constantinople” ve “Boğaziçi” kitabı 36 bin muhammen bedelle açılıp, 90 bin liraya yine 42 numarada kalınca nefesler tutuldu. Çünkü sıra Osmanlı’nın ilk basımevi olan İbrahim Müteferrika matbaasında basılan 17 kitaplık lota gelmişti.

Haberin Devamı

Müteferrika’nın 17 eseri de 42’de

Sıra İbrahim Müteferrika matbaasında basılan 17 kitaplık lota geldiğinde Rafi Portakal, “Bu müthiş koleksiyon sadece 1000 adet basılmış,  tam takım ve ilk kez satışa sunuluyor” diye kürsüden seslendi. 145 bin muhammen bedeli olan 17 kitaplık 135. lotta neler neler yoktu ki... 1729 ile 1741 yıları arasında basılmış Van Kulu Lugatı, Osmanlı deniz tarihi, Afganlıların istilaları ve İran savaşları kitabı, halkı yönetmenin yöntemleri, Adem Peygamber’den 1648 yılına kadar geçen olaylar, pusulanın icadı ve kullanımı ve çeşitli tarih kitapları... Fiyat 145 binden 280 bine kadar roket hızıyla fırladı. Rafi Portakal’ın bile süratten bir ara dili dolandı.
280 bine varınca bir durakladı. Kısa sürede toparlanıp yine artmaya başladı ve saaat, saaat... sesleri arasında çekiç masaya indi. 380 bin liraya Müteferrika Matbaa’sında basılan 17 eser de telefonun ucundaki 42 numarada kalmıştı.
Tabii salonda bir alkış koptu. İbrahim Müteferrika’nın 1745’te ölümünden sonra basılan 3 kitabı da Rafi Portakal kestirmeden, işi uzatmadan koleksiyon bozulmasın diye yine 42 numaralı bayrağa veriverdi.
Sonunda da, “Kitapların bütün kalmasına çok memnun oldum. Şevket Rado’nun koleksiyonu fazla dağılmamış oldu. İnşallah alan da toplumla paylaşır bunları” dedi. 42 no’lu bayrağın işi bitmişti. Hızı kesildi, artık adını duymaz olduk.

Haberin Devamı

Mor kravat çıktı, sarı kravat takıldı

Şevket Rado’nun hat koleksiyonu bittiğinde dışarıya çıkanlar, ilgisini kaybedip gidenler oldu. Rafi Portakal ara vermeyeceğini söyledi, ayağa kalkıp mor kravatını çıkardı, sarıyı taktı. Aynen assolistlerin iki şarkı arası tuvalet değiştirmeleri gibi.
Özel Koleksiyonlardan Tablolar bölümü hatlar kadar tempolu değildi. İlk çarpıcı satış Galib’in Sultan II Selim tablosuydu. 77 bin YTL’ye Hasan Yeşilkaya’da kaldı. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun aile dostları Süreyya ve Nedime Aşkın koleksiyonundan epey tablo satıştaydı. Bedri Rahmi’nin 120x208cm boyutlarında ‘Kahbe Felek Sana Nittim Neyledim Yıktın Mümkünümü Çarelerimi’ isimli tablosu uzun süre Dilek Sabancı Müzesi ekibiyle telefon masasının çekişmesi sonucu Masa’dan kalkan 31 numaralı bayrakta kaldı. Hem de 360 bin YTL’ye.
Açılışını beklediğimiz Demet Sabancı Müzesi’nin intikamı ağır oldu. Hoca Ali Rıza’nın 150 bin YTL bedelle açılan bir peyzajı önce Müze -Numan Ceylan sonra Müze-telefonun ucundaki 43 numara arasındaki kıran kırana çekişme sahne oldu. Ve sonunda 405 bin YTL’ye Müze’nin oldu.